Bursa e-öğrenme Portalı

E-öğrenme projesi ile Fatih projesinin en aksayan ayağı olan tabletler için içerik hazırlanması hedefleniyor. Bu amaçla seçilen öğretmenlerine içerik hazırlama konusunda eğitimler veriliyor.
Birkaç yıl öncesine kadar internetin yaygın kullanılmasıyla birlikte öğrenme şekil ve ortamlarının değişeceği ve öğretmenin rolünün azalacağı öngörülüyordu. Oysa hep şu göz ardı edilmişti, eğitim var olduğundan pek çok araç ve buna bağlı olarak da yöntem kullanıla gelmiştir. En nihayetinde bilişim araçlarının birbiriyle haberleşmesini esas alan internet veya intranet de birer araçtır.
Öğretmenler bugün daha önce olduğu gibi  internet ve bilişim araçlarını kullanarak öğrencilerini yetiştirecektir. Öğretmene bu gün düne göre daha fazla ihtiyaç vardır. Ancak öğretmenin bu kılavuzluğu yerine getirebilmesi için yeterli donanıma ve bilgiye ihtiyacı vardır.
Herhangi bir eğitim içeriğinin eğitim sayılabilmesi için mutlaka öğretmen ve öğrenci arasında bir etkileşimi içermesi gerekiyor.. Eğitim sistemimizde bir kaç çalışmanın ötesinde sistemli bir çalışma görmek mümkün değil. MEB’in sadece İngilizce dersini esas alan Dyned projesi dışında internet ortamında hazırladığı içerikler öğrenci ve öğretmen etkileşimini esas almadığı için eğitim olarak nitelemek mümkün değildir. Oysa bugün Fatih projesi ile en ücra köylere kadar geniş ağ internet bağlantısı kurulmuş ve öğrencilere de tabletler dağıtılarak ciddi bir altyapı hazırlanmıştır.
Bu projeyle öğretmenin  “tebeşir ve konuşma” kıskacından kurtarılarak z kuşağına hitap edecek içerik ve yöntemlerin geliştirilmesi için hazırlıklar yapılıyor. Her branştan bir formatör öğretmen yetiştirilerek onlarında kendi zümrelerine eğitim vermeleri sağlanacak.
İnternet  imkânlarını ders içeriği hazırlayarak bir eğitim ortamına çevirebilmek adına onlarca program üretildi. Bunlara  (Learning Management System (LMS)) Ders yönetim sistemi (DYS) deniyor. Bursa’daki projede DYS programlarından dünyadaki yaygın kullanımı, açık kaynak kodlu olması ve baş tasarımcısın bir öğretmen olması vb. hususlar göz önünde bulundurularak hemen hemen tüm üniversitelerimizin de kullandığı Avusturalya kaynaklı MOODLE sistemi tercih edildi.
Sistemle fizikî olarak yapılan tüm eğitim ve öğretim etkinlikleri çevrimiçi olarak webde de yapılabilmektedir. Sistem öğrencilerin öğretmenle etkileşiminin yanı sıra birbiriyle etkileşimini ve birbirlerinden de öğrenmelerine esas alana “sosyal inşacılık” felsefesi üzerine kuruludur. internetin  imkânlarını kullanılarak, normal sınıflarda yapılamayan, konu tekrarı, her öğrenciye söz hakkı verme, başarısız olunan sınav uygulamalarının defalarca yapılmasına imkân tanıyarak tam öğrenme modelini gerçekleştirmektedir. Zaman ve müfredatın yetişmemesi adına yapılamayan konu tekrarlarını, ölçme ve değerlendirmeleri defalarca tekrarlanmasına, konuyu kavrayan öğrencinin daha ileriye gidebilmesine müsaade etmektedir.Öğretmen kılavuzluğunda öğrencinin doğru bilgiye doğru ulaşması ise sistemin en büyük avantajıdır.
Proje sonunda öğretmenlerin hazırlayacakları içerikler (etkinlik, sınav, ödev, kaynak sayfaları vb pek çok materyal) hazırlanacak bir web sitesi aracılığıyla toplu halde tek bir paket içerisinde paylaşıma sunulacaktır. Diğer öğretmenlerde bu içeriği kendi sistemlerine alarak kullanabileceklerdir. Örneğin 9.sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi içeriğini alan bir öğretmen bir yıl boyunca kullanacağı tüm içeriğe sahip olacak ilave bir kaynağa daha ihtiyaç duymayacaktır. Böylece öğretmen başarılı bir meslektaşlarının bilgi, birikim, yöntem ve tecrübesinden de istifade ederek, dersleri Milli Eğitim müfredatının öngördüğü kazanım ve hedeflere uygun olarak işleyebilecektir.
Prıojinin ilk aşamasında öğretmenlere eğitimler verildi. Ardından ders içerikleri ve soru banası oluşturulacak ve Nisan ayında pilot olarak seçilen okullarda TEOG sınavırna yönelik olarak tabletlerden e- sınav yapılacaktır.  Bu yıl 8 ve 12 sınıflar için içerikler hazırlanacak gelecek yıldan itibaren ise 5 ve 9.sınıflara yönelik olarak e-içerikler oluşturulacaktır.