Ülkemizde giderek yaygınlaşan okul öncesi eğitim konusundaki bilinçlenme ve ailelerin çocuklarını okul öncesi eğitim kurumlarına gönderme isteği; bazı sorunları ve soruları da beraberinde getirmektedir. Bu dönemde alınacak olan eğitim çocuğun gelecekteki yaşamını önemli derecede etkilemekte ve sağlıklı, mutlu, yaratıcı insanlar yetiştirebilmek için bu dönemin özelliklerini çok iyi tanıyan eğitimcilere ve çocukların tüm gelişim alanlarını destekleyici eğitim ortamlarına ihtiyaç duyulmaktadır.
Okul öncesi eğitim kurumu yani anaokulu dendiğinde, insanların aklına çocukların sabahtan akşama kadar oyun oynayarak vakit geçirdikleri mekanlar gelmektedir. Ancak bir okul öncesi eğitim kurumu, çocukların sabahtan akşama kadar yalnızca oyun oynayarak vakit geçirdikleri bir mekan değildir. Okul öncesi eğitim kurumları evcilik, blok, fen-matematik, kukla, müzik, kitap, bilgisayar köşeleri ve bu köşelerde yeterli materyal bulunan, uzman eğitimci kadrosu gözetiminde temel amacı eğitim olan kurumlardır. Bu kurumlarda verilen eğitimin niteliğini etkileyen en önemli noktalardan birisi de sınıf ortamlarının çocukların ilgi, istek, ihtiyaç ve gelişimleri doğrultusunda doğru bir şekilde düzenlenmiş olmasıdır.
Günümüzde giderek önemsenmeye başlanan okul öncesi eğitim kurumları yalnızca çocuklara bir şeyler öğretilen mekanlar olarak algılanmamalıdır. Bu kurumların en temel amacı çocukların dil, psikomotor, psikososyal, zihinsel, bilişsel, gelişimlerini desteklemek ve bu gelişimleri için uygun uyarıcılar sunmaktır. Yani okul öncesi eğitim kurumlarının amacı; çocuğa bilgi aktarımından çok, başarı ve başarısızlık söz konusu olmadan çocuğun içinde var olan yeteneklerini sergileyip bu yeteneklerin gelişmesine yardımcı olarak çocuğun uygun oyun ortamını bulmasını, işbirliği yapmasını, toplum içerisinde sorumluluk almasını ve sorumlulukları yerine getirmesini, yaşıtlarıyla birlikte yaşamayı öğrenmesini sağlamaktır.
İyi bir okul öncesi eğitim kurumu kayma, düşme, çarpma gibi kazaları azaltmalı, çocukların rahat hareket etmelerini, aradıklarını rahat bir şekilde bulmalarını, dolayısıyla öğrenmelerini kolaylaştırmalıdır. Okul öncesi dönemdeki çocukların dikkat ve algı sürelerinin kısa olduğu da göz önünde bulundurulacak olursa nitelikli ve kaliteli bir okul öncesi eğitim ortamının karmaşıklıktan uzak, sade, şık ve çocukların görsel algılamasına yani şekil zemin algısına olanak sağlayacak şekilde olması gerekmektedir.
Özet olarak; çocuğunuz için iyi bir okul öncesi eğitim kurumu arıyorsanız dikkat etmeniz gereken birçok nokta olduğunu unutmamanız gerekmektedir. Çocukların eğitiminde en önemli nokta olarak görünen öğretmen, nitelikli bir eğitim ortamı olmadan çok fazla başarıya ulaşamamaktadır. Kurum seçerken öğretmenle birlikte ilgili kurumun eğitim ortamlarının niteliğini de göz önünde bulundurmanız gerekmektedir. Bu durumda çocukların gelecek yaşamlarında doğru izler taşıması için kurum seçerken uzman bir eğitimci kadrosuna, tehlikeden uzak, çocukların ilgi, istek ve ihtiyaçları doğrultusunda düzenlenmiş, onların tüm gelişim alanlarını destekleyen ve rahat hareket etmelerine imkan sağlayan, çocukların dikkatlerini dağıtan ve odaklanmalarını zorlaştıran klasikleşmiş rengarenk sınıflardan değil de sade, şık ve karmaşıklıktan uzak şekilde tasarlanmış eğitim ortamlarının bulunmasına dikkat edilmelidir.
OKUL ÖNCESİ EĞİTİM İNSAN YAŞAMINDAKİ EN TEMEL EĞİTİM OLDUĞUNDAN DOĞRU İNSANLAR TARAFINDAN DOĞRU ORTAMLARDA VERİLMELİDİR…
Saygılar…
Alper Yusuf KÖROĞLU
KMÜ SHMYO
Çocuk Gelişimi Bölümü
Öğretim Görevlisi