Diyanet-Sen Karaman Şube Başkanı Ali Demirci, yayınladığı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Özgürlük bahanesi ile dini değerlerimize saldırı ve alenen aşağılama olaylarına her geçen gün yenilerinin eklenmesi bizleri endişelendirmektedir. Dini değerlerimizin hiçe sayılmasına asla izin vermeyiz. Ankara'da çekilen skandal fotoğrafların yankısı sürerken, başka bir ilimizde de benzer bir olayın yaşanması bizleri üzmüştür. Camiye giren genç bir kızın, cübbe ve sarık giyerek dans etmesinin ardından minbere çıkıp poz vermesi dini değerlerimizi aşağılaması kabul edilemez bir durumdur. Dini değerlerimizin hiçe sayılmasına asla izin vermeyiz, vermemeliyiz. Camiler kutsal mekanlardır. Camilerde ibadet edilir. Camiler İnsanların Allaha en yakın olduğu alandır. İbadetin dışında ünlü olma arzusuyla camilerin gayrı ahlaki etkinliklerde sahne olarak kullanılmaya çalışılması kabul edilemez. Bu tür görüntüleri çeken ve sosyal medyadan paylaşanlar kime ve neye hizmet ediyor bilemiyoruz ama Müslüman bir ülkede yaşadıklarını unuttukları ortada. Kimse Müslüman mahallesinde salyangoz satmaya çalışmasın. Hiç kimse kusura bakmasın böyle bir skandal paylaşımın ifade özgürlüğü, paylaşım özgürlüğü ile alakası olamaz. Dini inançlarımızı, dini değerlerimizi alenen hiçe sayan bu tür saygısızlıklara müsaade edilmeyeceğinin bilinmesi gerekir. Bu ahlaksızlıktır. Ahlaksızlığın bahanesi olamaz. İkinci bir olasılık olarak konunun maksatlı ve provakatif bir girişim olduğudur ki bu çok daha vahim bir durumdur. Ülke olarak, bu ülkenin vatandaşları olarak çok dikkatli olmak, büyük resmi, oynanan büyük oyunu görmek durumundayız. Ülkemiz üzerinde oynanan bu oyunlar güçlü bir Türkiye görmek istemeyenlerin ve onların piyonlarının kalkışmalarıdır. Kimi zaman moda sever, kimi zaman sanat sever, kimi zaman ağaç sever, kimi zaman hayvan sever, kimi zaman terör sever olarak gördüğümüz bu kişiler maalesef hiçbir zaman vatansever olmadılar. Dillerinden kin dökülenlere, ülke insanını ayrıştırmak, ötekileştirmek için çaba sarf edenlere inat; birlik ve beraberliğimizi korumalı, oynanmak istenen oyunun farkında olarak oyun bozucu olmalıyız. Fesatçı zihniyete karşı en büyük silahımız birlik beraberlik ve kardeşlik ruhunu koruyarak değerlerimize sahip çıkmaktır. Aklıselimle ve itidalle hareket ederken değerlerimize, inancımıza yapılanlara da sessiz kalmayacağımızın bilinmesini istiyoruz. Cumhuriyet savcılarımızı bu tür olayları her yönüyle araştırmaya ve bu skandalların gerçekleşmesinde ihmali olanlar da dâhil araştırılarak gerekli cezanın verilmesini istiyoruz. “