Demirci yaptığı yazılı basın açıklamasında:
“Millî Eğitim Bakanlığı, Gençlik Spor Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı arasında imzalanan iş birliği protokolü ile kapsamı genişletilen Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum Projesi (Çedes) kapsamında; öğrencilere millî, manevi, ahlâkî, insani, kültürel değerlerini benimseyen, çağın ve geleceğin becerileriyle, bu donanımı insanlık hayrına sarf edebilen, bilime sevdalı, kültüre meraklı, akl-ı selim bireyler olarak yetiştirilmesine katkı sağlamak amaçlanmıştır.
ÇEDES Projesinin öğrencilerimizin fıtratındaki duyguları gerçekleştirmesi için bir fırsat alanı oluşturacağına inanıyoruz. Çocuklarımızın çevresinde edineceği güzel kazanımlar onları geleceğe taşıyacak unsurlar olarak karşımıza çıkacaktır. Projenin amacı çocuklarımızın fıtratına uygun dinî, ahlaki, millî, toplumsal ve geleneksel değerlerin aktarılarak yaşam biçimine dönüştürülmesidir. Proje kapsamında gerçekleştirecek her etkinlik bizi biz yapan değerleri öğrencilerimize aktarma noktasında önemli fırsatlar sunacaktır.
Milli Eğitim Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı arasında yapılan anlaşma ile okullara “manevi danışman” hizmeti verilmesinden rahatsız olmuş. İşte bu zihniyeti, dinle, maneviyatla, halkıyla, halkının değerleriyle barışamayan köhnemiş zihniyetidir. Seçimden önce helalleşmek istediğini söyleyerek takiyye yapanlar, seçim geçince köhnemiş zihniyetine eski alışkanlıklarına dönen, halkının değerlerini ortaçağ zihniyeti olarak görenlerdir. Bu vatanı düşman işgalinden kurtaran Çanakkale ruhunu, Sütçü İmamları, Nene Hatunları unutan, unutturmak isteyenlerin ve paydaşlarının zihniyetidir.
Kaldı ki bazı gazete ve haber sitelerinde yer alan Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullara ‘manevi danışman’ adı altında imam, müezzin, vaiz atandığı yönündeki haberler kesinlikle gerçeği yansıtmamaktaydı. Saldrıılarla projeyi engelleyemeyen güruh Karaman ilimizde “manevi danışman” olarak görev yapan, formasyon eğitimi de olan hocamız üzerinden saldrımayı yeni yöntem olarak belirlemiştir.
MEB Din Öğretimi ve Temel Eğitim Genel Müdürlükleri, Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü ile Gençlik ve Spor Bakanlığı Gençlik Hizmetleri Genel Müdürlüğünce yapılan ‘Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum (Çedes)’ projesi işbirliği protokolü kapsamında ilgili kurumlardan temsilciler belirlenmiştir. Protokolde okul müdürlüklerince uygun görülen ders saatlerinde il ve ilçe müftülüklerinin belirleyeceği üst düzey görevlilerin ‘Değerler Eğitimi’ vermesine imkân sağlamak veya bu derslerin saatlerinin bir kısmında konuşma yapmalarına kolaylık sağlamak’ ifadesi vardır. Bu çerçevede, velilerden ve öğrencilerden gelen talep üzerine ilahiyat fakültesi mezunu ve üst düzey pedagojik eğitim alan kişiler, okul müdürünün uygun göreceği saatte ve öğretmenlerin eşliğinde öğrencilerle görüşebilmektedirler. Bu görüşmeler okul tarafından düzenlenen seminerler şeklinde olup, gelen kişiler konuşma yapmaktadırlar. Hocamızda bu çerçevede derslere girmiş, öğrencileri bilgilendirmiştir.
Son günlerde çeşitli basın açıklamalarıyla ortalığı karıştırmayı hedefleyen bazı ideolojik sendikalar delilsiz bir şekilde hocamız üzerinden projeyi kadük edebilir miyiz derdine düşmüşlerdir.
Dinle ilgili her ne olursa içeriğini bilmeden ya da kasıtlı olarak konuyu Diyanet’in kapatılmasına, İmam Hatiplerin kapatılmasına bağlamayı alışkanlık haline getiren bu zihniyeti biliyoruz, tanıyoruz. Bu arkadaşlarımız bilmelidirler ki; bu millet milli manevi değerlerine de Diyanetine de şimdiye kadar sahip çıktı şimdiden sonra da sahip çıkmaya devam edecektir. Çedes projesi desteklediğimiz ve uygun gördüğümüz devamlılığını talep ettiğimiz bir projedir. Gençliğimizin ve geleceğimizin teminatı bu evlatlarımızın geleceği için atılan her adıma destek olmak ve gençliği zararlı akımların pençesine düşmekten muhafaza edecek her adım kıymetli ve değerlidir. Vaiz hocamız görevini yapmış milli ve manevi değerleri anlatmıştır. İftiralar ve yalanlarla gerçekler sıvanamaz. Hocamızın yanında olduğumuzu ve her hususta kendisini destekleyeceğimizin bilinmesini isteriz.”