Ya Tutarsa
Yazıya biraz ironik hem GDO’lu bir fıkra ile başlayayım. Yaşadığı zaman diliminde santrafor mevkiinde top koşturan Nasrettin Hoca futbolu bıraktıktan sonra Pro Lisans belgesiyle yıllarca antrenörlük yapmış. Çalıştırdığı takımın başında daha ilk antrenmanda elindeki bir bakraç yoğurdu kale direğinin hemen önündeki altı pas adı verilen kısma kaşık kaşık serpiştirmiş. Bu sıra dışı davranışına bir anlam veremeyen oyuncuların şaşkın bakışları arasında ne yapmaya çalıştığını soran takım kaptanına son derece ciddi ve müstehzi bir surat ifadesiyle dönerek:
-Gole yoğurt çalıyorum evlat. Bundan sonra vurduğunuz gol olacak biiznillah demiş.
Daha kaptan ağzını açmadan lafa giren golcüler “Böyle totem mi olur hocam, bizim vurduğumuz girecek ki zaten. Hele ceza sahasının içine girdikten sonra çekeceğimiz şutları tutacak kaleci daha anasından doğmadı” diyecek olmuşlar ki hoca o bilindik cevabı verivermiş.
-Ya tutarsa...
Futbol Demek Gol Demek
Latife bir yana top yuvarlak saha düz yakıştırmasıyla bilinen futbol dünyasında en heyecanlı an denilince, tartışmasız ilk akla gelen şey meşin yuvarlağın yani futbol topunun ağlarla buluşması anıdır. Kısacası futbol demek gol demektir. Maç bittiğinde oynanan oyundan ziyade skordur akıllarda kalıcı olan. Bu yüzdendir ki bir maç esnasında spikerlerin diline doladığı klişe sözler arasında en muteber olanları gole yönelik olanlar olmuştur hep. Al da at dercesine, jeneriklik bir gol, çatala taktı, örümcek ağlarını aldı, golü buldu, gol perdesini araladı, gol kaydetti, ampul gibi astı, top ağlarla buluştu, altın değerinde bir gol attı, gol orucunu bozdu, gol yağdırdı, gole imza attı gibi.
Karaman Futbol Takımı inanıyorum ki bu sezon gole yoğurt çalmak gibi herhangi bir toteme ihtiyaç duymaksızın her maçta rakip fileleri havalandıracaktır. Takımın bir numaralı gol silahı Umut Dilek nasıl ki kaldığı yerden devam edecek ve çıktığı maçlarda gole adını yazdıracaksa, Zafer Hoca’nın forma şansı vermesi halinde ileri uçta ter dökecek olan Mehmet Kaan ve Tugay da kale önünde etkili olacak ve skora katkı yapacaklardır.
Akın Akın Futbol
En az forvetler kadar sonuca etki edeceğini düşündüğüm kaptan Akın’ın gününde olması halinde neler yapabileceğini hep birlikte göreceğiz. Geçtiğimiz sezon on üç gol sekiz asistle birçok santrafordan daha çok gole imza atan kaptan Akın Akman’ın bu istatistiği gol yollarında ne kadar etkili olduğunu göstermeye yetecektir. Akın’ın ne denli klas bir futbolcu olduğunu görmek isteyen geçtiğimiz sene ligin ikinci yarısında oynanan Batman Petrol Spor-Başkent Gözgözler maçının özetini izlemesi yetecektir. Sahada basmadık yer bırakmayan Akın’ın maçın son anlarında önüne açılan topu yetmiş metre sürüp şık bir plase ile gole çeviriş anı tam da ayakta alkışlanacak cinstendi. Bu sene Karamanlılar usta bir sol ayak izlemeye hazır olsunlar. Aynı biçimde yedi gol dört asistle sezonu kapatan bir diğer usta sol ayak Hasan Çavdar’ın bu yılda rakip takımın on sekizinde her an tehlike yaratacak bir oyun ortaya koyacağından hiç şüphem yok.
Günümüz futbolunda oynadığı futbolla tabelayı değiştirebilecek olan, deyim yerindeyse top cambazı orta saha oyuncularının çokluğu, hangi takım olursa olsun set oyununun daha verimli şekilde sahaya yansıtılması anlamına gelmektedir. Bu yılın flaş transferlerinden olan ve sekiz numara mevkisinin hakkını veren Ali Kemal’in formunda olması halinde gol yollarında neler yapabileceğini herkes görecek. Bunun ön güzel örneğini geçtiğimiz Nisan ayında oynadıkları Nevşehir Belediye Spor maçında oynadığı güzel futbol yanında, ben diyeyim Michael Ballack’ın siz deyin Frank Lampard’ın ara da bir attıkları o jeneriklik gollerini hatırlatan bir golle süsleyerek göstermiş oldu.
Ne Demiştik. 04 Eylül Pazar
Her yazımda olduğu gibi sözü dönüp dolaştırıp seyirciye getirmek istiyorum. Futbol bir şov oyunudur ve şov yapacak olan kim olursa olsun ancak seyirci yahut taraftar gurubu için yapacaktır bu şovunu. Futbolun olmazsa olmazıdır stada kadar gelip takımını desteklemek, tezahüratla ve de alkışla motive etmek. Kısacası 04 Eylül Pazar günü kendi evimizde Turgutluspor ile oynayacağımız ilk maçta tribünler ne kadar dolarsa inanıyorum ki futbolcular da rakip kaleyi o derece golle dolduracaktır. Ya değilse arkasında güçlü bir destek bulamayan takım, onca kapasitesine rağmen ilerleyen haftalarda gole yoğurt çalmanın derdine düşecektir.