[/gallery] Kent Otel’de gerçekleşen programa Karaman Belediye Başkanı Savaş Kalaycı, AK Parti Karaman Milletvekili Osman Sağlam, CHP Karaman Milletvekili İsmail Atakan Ünver, CHP İl Başkanı Ayşegül Yıldız ve yönetimi, MHP İl Başkanı Ekrem Görmez ve yönetimi, İYİ Parti İl Başkanı İsmet Hatipoğlu ve yönetimi AK Parti eski Merkez İlçe Başkanı Mustafa Bayır, Tarım ve Orman İl Müdürü Yusuf Şahinbaş, TKDK Karaman İl Koordinatörü Özgür Öztürk, SGK İl Müdürü Serdar Fındık, TSO Başkanı M. Gökhan Alkan, Saray Holding Yönetim Kurulu üyesi Mehmet Ertabak, Kent Otel sahibi ve Karaman eski Belediye Başkanı Yaşar Evcen ile çok sayıda davetli ve meslektaşları katıldı. Gece Karaman’da Uyanış’ın kuruluşundan bugüne yolculuğunun anlatıldığı tanıtım filminin izlenmesiyle başladı. Daha sonra kürsüye Karaman’da Uyanış Gazetesi imtiyaz sahibi Mehmet Küçükcicibıyık gelerek yaptığı konuşmada, “Heyecanlıyız, mutluyuz, gururluyuz. Ata dostlarımız, kıymetli büyüklerimiz. Babam Ahmet Küçükcicibıyık'tan devraldığımız görev ve sorumluluğumuzun hep farkındayız; Bundan sonra da farkında kalmaya ve bu farkındalık çıtasını en zirveye taşımaya var gücümüzle devam edeceğiz. Bugün bu kürsünün asıl sahipleri karşımda duran kıymetli büyüklerimdir. Uzun uzun konuşmam sanırım çok doğru olmayacak. Değerli büyüklerime, kıymetli okurlarımıza sadece şunu söylemek isterim; Uyanışı doğuran devrana, Cumhuriyetimizin 100. Yılına elbette bir borcumuz var. Karaman'da Uyanış Gazetesi basın tarihimizde bir çınar... Bu gövdede bir dal olabilmek çok gurur verici... Uyanış Gazetesi'nin kuruluş öyküsünü daima yakamızda bir şeref madalyası olarak taşıyacağımızı söylemek istiyorum. "Gözünüz Arkada Kalmasın" diyor sözü gazetemizin ve ailemizin direği sevgili babam Ahmet Küçükcicibıyık'a bırakmak istiyorum” dedi. Karaman’da Uyanış Gazetesi’nin Onursal Başkanı Ahmet Küçükcicibıyık’da konuşmasına, 55 yıldır Karaman’ı yazdık yazıyoruz diyerek başlayarak “55 yıldır halkımızın haber alma hürriyetini milletimize en büyük sorumluluk kabul ederek yazdık yazıyoruz ve yazmaya devam edeceğiz. 40 yıla yaklaşan meslek hayatım boyunca tek bir idealim oldu o da “Uyanış yazdıysa” Tek derdi memleketinin aydınlık günleri içi yazdı. Uyanış yazdıysa; mutlaka iki tarafı da dinleyerek, araştırarak bilginin ışığında yazdı. Uyanış yazdıysa memleketin ve milletin çıkarlarını koruyup kollayarak yazdı. Uyanış yazdıysa hakikat arayışından ayrılmadan, yılmadan yazdı. Uyanış yazdıysa güçlüden yana değil haklıdan yana yazdı. Uyanış yazdıysa sorumluluğu ile bugünlere kadar alnımızın akıyla geldiğimiz için bahtiyarım değerli dostlar… 28 yaşımda devraldığım gazeteyi bugünlere taşımak çok uzun hikâye. Bu hikâyemizi evladiyelik bir seçki haline getiren ve Karaman’da Uyanış’ın Yolculuğunu cumhuriyetimizin 100. Yılına armağan eden gazetemizin kıymetli yazarı sevgili ağabeyim Osman Nuri Koçak’a, Karaman’ın kültür şehri olması yolunda her zaman desteklerini gördüğümüz ve Karamanda Uyanışın yolculuğu kitabımızın yayınlanmasında katkılarından dolayı Saray Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Sami Özdağ Bey’e ve SE-KA- SAR Vakfına, kitap tasarımı ve editörlüğü ama en çok da kardeşliği için sevgili Ethem Büyükköse ve UGİ tasarıma… Gazetemizin vefalı okurlarına, ilk kurucularımıza (aramızdan ayrılanları rahmetle yad ediyorum) uyanış gazetesinin emekçi kadrosuna (onların her biri benim evladım gibiler…) Aileme, dostlarıma, gazetemizin tüm köşe yazarları ve kıymetli fikir insanlarına, bizi bu özel günümüzde yalnız bırakmayan siz değerli misafirlerimize. Uyanış Gazetesinin 56. Kuruluş yıldönümüne ev sahipliği yapan çok değerli Evcen Ailesine ve Kent otel çalışanlarına, mensubu olmaktan hep onur duyduğum sevgili meslektaşlarıma huzurlarınızda çok teşekkür ederim” dedi. Uyanış Gazetesi’nin 55 yıllık yolculuğunu “Karaman’da Uyanış’ın Yolculuğu” isimli kitapta ölümsüzleştiren Karaman’da Uyanış Gazetesi’nin Başyazarı Osman Nuri Koçak’da konuşmasında, “Genellikle söz söyleme konusunda sıkıntım yoktur. Ama burada söz zor çıkar durumda. Duygularımızın tavan yaptığı bugüne hepinizin hoşgeldiniz, onur verdiniz. Gazetecilik salt bir günce oluşturma uğraşından ibaret değildir. Gazetecilik aynı zamanda tarihçiliktir. Olayları yaşadığımız andan itibaren geçen her an tarihin hanesine yazılmaktadır. Bu durumda tarihin tüm zamanları eskidir. Esas olan tarihin oluşmasına vesile olanların tüm unsurların, onun karşısındaki görevleri ve duruşlarıdır. Her toplumsal kesim o duruşa göre tarihi anlamlandırır ve geleceği için sağlam dersler çıkarır. Yani tarihte salt tarafsızlık yoktur. Gazetecilik de tıpkı tarih gibi tarafsız olamaz. İkisi de bir duruşu, bir tercihi ifade eder. Bu taraflılık olgusu ya karşı gördüğünüz tarafın tümü ile yok edilmesini ve huzurun ancak böyle sağlanacağını kurgulayarak davranış geliştirmek şeklinde yaşama geçer ya da tüm tarafların sözünün değerli olabileceği anlayışı ile makûlü arama şeklinde bir tutum belirler. Makûl; akla, bilime uygun davranmak ya da, elverişli, aşırı olmayan, serinkanlı, uygun anlamında kullanılır. Belki savaşı ve kavgayı aradığımız kadar, makulü arayabilseydik dünya daha mı yaşanılır halde olurdu diye düşünmeden edemem. Aksini söyleyen düşünürler de var. Savaş olmazdı ama devrimler de olmazdı diyenler var. Ama ben birinci tezin yanında olmayı tercih ediyorum. Çünkü konuşarak yol almak mümkündür diyorum. İşte Karamanda Uyanış Gazetesinin yolculuğu, tüm fikirleri değerli bulmayı yaşam düsturu olarak benimseyen ve farklı toplumsal kesimlerin bir arada olabileceğini ve büyük işler başarabileceğini savunan bir vuslatın yolculuğudur. Başlangıçta, Ödün vermez bir direncin kalesi olan Uyanış, ikinci dalga ile kapısını makule açmış ve toplumun tamamının haklarını değerli görmeye başlayınca da yollarımız çakışmıştır. Bu da benim şansımdı. Ahmet Küçükcicibıyık dönemi, hem onun tüm insanımızı siyaset üstü ve millet aidiyeti içinde seven, kucaklayan bir koca gönlün, hem de zalim kardeş kavgalarının bize kaybettirdiklerini gören ve yorumlayabilen bir aydın beynin, bu tabloya meydan okuması dönemidir. Bu yolda duraksamak, olumsuz mahalle eleştirilerinden etkilenerek makas değiştirmek aklına bile gelmemiştir. Bu direncini tüm gücüyle sürdürmüş ve aynı arayış içerisinde olan benim gibi birçok arkadaşla buluşup yolu daha yürünesi hale getirmiştir. Kendisi değişirken de bu destansı yolculuğun müdavimleri olan sadık okuyucularını da bir şekilde etkilemeyi başarabilmiştir. Uyanış’ ın tılsımı buradadır” dedi. AK Parti Karaman Milletvekili Osman Sağlam’da, “Osman Nuri Koçak hocamı bu güzel eseri Karaman’a kazandırdığı için teşekkür ediyorum. Benim yaşım göründüğü gibi değil, 59-60 falan. Ben 1980’leri 74’leri, biraz, 82’leri çok iyi hatırlıyorum. Burada sinevizyon hazırlayan arkadaşıma çok teşekkür ediyorum. Burada çok güzel anılarım gözümün önüne geldi. Ön yargılardan uzaklaşmak, özgürleşmektir, uyanmaktır diye bir söz geçti. Sadece ön yargılardan değil bence bütün yargılarımızdan bu mana vazgeçmemiz. Bundan yıllar öncesinde deselerdi bu salonda bazı insanlar yan yana gelecekler ve birbirlerini alkışlayacaklar. Kesinlikle inanmazdım. Çünkü 1980 ve öncesini biliyorum. Bugün burada çok güzel bir sonuç olmuş. Ahmet Küçükcicibıyık abime çok teşekkür ediyorum. Bugün benim Ermenek programım vardı. Koşarak buraya geldim. Haseten sadece gazeteci olmasından değil, o benim bir abim. Yıllardan beri görüşürüz. Kendisiyle özel bir hukukum var. Ön yargılardan bizi kurtardığı için, bu güzide topluluğu buraya davet ettiği için bütün ekibine ve herkese ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Biz birbirimizi dinlersek yargılarımız daha güzel olur. Hepimizin derdi Karaman ve gelecek. Ortak sorunumuz su, ortak sorunumuz istihdam, ortak sorunumuzun Cumhuriyetimizin geleceği mesela. Ortak sorunumuz özgürlük mesela. Ben sahada bunları gördüm. Ufak tefek ayrılıklar olabilir zaten şu söze çok inanırım. Muhalefetin özgürlük olduğunu ve bizi farklı düşündürdüğüne inanırım ve bu düsturla yürürüm. Hepinize katılımınızdan dolayı teşekkür ediyorum” dedi. CHP Karaman Milletvekili İsmail Atakan Ünver’de gecede yaptığı konuşmada, “Gazetecilik, bağımsızlık ve tarafsızlık gerektirir. İyi gazetecilik ise eleştirisel bir bakışı gerektirir. Eleştirel bakış kimedir güç sahibine olan güç sahibine karşı eleştirel bakışı gerektirir. Bir yönüyle gazetecilik muhalif bir duruş gerektirir. Bizler normal insanlar gazetecilik dışındaki insanlar sade vatandaş güçlüye karşı pek ses yükseltmeyi cesaret edemez. Genelde eleştirilerimizi kapı arkasında dedi kodu şeklinde yaparız. Ama gazeteci cesaretle kamuoyuna açık bir şekilde eleştirir, görüşlerini ifade eder. Bu anlamda gazetecilik gerçekten cesurların işi. Yani iyi gazeteciler cesur insanlardan çıkar. Ben Uyanış Gazetesinin bu noktada ve Sayın Ahmet Küçükcicibıyık’ın yeterince cesaretli olduğunu biliyorum. Bunu da bizzat bugüne kadar hep birlikte yaşadık gördük” diye konuştu. Ünver, konuşmasının devamında kitapta yazdığı bölümü davetlilere okudu. Program, Uyanış’ın 55 yıllık yolculuğunda emeği olan kişilere plaket takdim edilmesi ve 56. yıl pasta kesimi ve yazar Osman Nuri Koçak’ın yazdığı “Karaman’da Uyanış’ın Yolculuğu” kitabının imza töreniyle sona erdi.