Karaman İlimizi tanıtmak için ne yapabilirim diye çok düşündüm. Herkes bir proje üretiyor kendi çapında veya kurumsal bir şeyler yapılmaya çalışılıyor. Ama bir bakıyoruz sonuçlarına pek de kayda değer kazanımlar çıkmıyor. Avrupa’nın bazı ülkelerinde (Almanya, Hollanda, Avusturya) üç yıl süreyle kaldığım için gözlemlerimi biraz daha farklı yapmaya çalıştım. Fransalılar bir demir yığını olan Eyfel Kulesini dünyaya tanıtmışlar, Hollandalılar ülkelerini su basmasın diye açtıkları kanalları meşhur etmişler, Almanlar suni müzeleriyle, İngilizler Orta Asya’dan, Mısır’dan, Anadolu’dan ve dünyanın bir çok yerinden getirdikleri eserlerle markalaşmışlar turizmi ön plana çıkararak buralardan ciddi anlamda para kazanmaya başlamışlar ve devam etmişlerdir.
Bütün bunları biz neden yapamayalım. Etrafımızda medeniyet ve tarih fışkırıyor. Sürekli olarak altyapı eksikliği ve tanıtım eksikliği var diye sürekli tekrarlıyoruz. Artık harekete geçelim. Birçok yazarımız, Karaman sevdalımız Karamanı tanıtmak için ortaya pek çok eser koyuyor. Lütfen bütün bu yazıları sosyal medyada hepimiz paylaşalım. Selçuk Ecza Deposu Sponsorluğunda ve Müze Müdürlüğü Başkanlığında yapılan Ermenek Kazı haberlerini, bir köşe yazarımızın Karaman Köylerini tanıtan yazısını, Üniversitemizin Arkeoloji Bölümünün Göz Mağarasında Ashabı Kehf (uyuyan yedi Allah dostu genç) ‘i bulmasını ve diğer bütün Karamanla ilgili yazı ve görselleri sosyal medya üzerinden hepimiz paylaşalım. Karıncanın Hz. İbrahim Peygamberin yakıldığı ateşe su taşıdığı hesap yapalım. İnanın bu bir saadet zincirinin hesap her tarafa yayılacaktır. Hepimizin gurupları, sosyal medya hesapları ve çok değişik arkadaş çevresi var, bunu değerlendirelim, Karamana bir artı değer olarak katmak hepimizin Karamana borcudur. Bu arada Karamanda birçok sanayicimiz bulunmakta ve ihracatta küçümsenmeyecek boyutlara geldiler. Karaman İl Kültür ve Turizm Müdürlüğümüz personelleriyle beyin fırtınası yaparken bir bayan arkadaşımız “ Fabrika sahiplerimiz ürettikleri malların kolilerine Karamanın tarihi yerlerinden fotoğraflar ve özlü sözlerinden bir format çerçevesinde baskı yaparlarsa çok güzel bir tanıtım olur” fikrini ortaya attı. Saygıdeğer sanayicilerimiz mesajı aldınız artık iş sizde. Aynı zamanda yukarda da belirttiğim gibi Selçuk Ecza Deposunun Ermenek’te ki kazılara sponsor olduğu gibi sizlerden de bir Karadağlı olarak Karadağa sponsor olmanızı bekliyoruz.
Karadağ’ın göbeğinde insan kestikleri derede dünyaya gelmem münasebetiyle Karadağ’a ayrıyeten aşığım. Onun için Karadağ’la ilgili ilginizi çekebilecek ve okuduktan sonrada hepinizin sosyal medyada paylaşacağınızı umduğum yazıma dönüyorum.
Hz. Adem (a.s.), Hz. İsa (a.s.) ve son peygamberimiz Hz. Muhammet (s.a.v.)’ ın işaret ettiği aynı zamanda Tevrat ve İncilde adı geçen Karadağ. Cennetten Kovulan Hz. Adem babamız Sri Lanka’ya, Hz. Havva anamız Cidde’ye ve Yılanın Bölgemizde bulunan Karadağ’a indirilmesiyle başlayan Karadağ’ın gizemi hala çözülemedi. Hz. Adem ile Hz. Havva yeryüzüne indirildikten iki yüz yıl sonra Mekke’de kavuşmaları ve akabinde Kabe’nin inşasına başlamaları ve İnşaat devam ederken Hz. Adem Kabe’nin inşaatına Karadağ’dan taş getirilmesini istemesi Karadağın kripto özelliğindendir. Karadağa taş getirmeye giden deve kervanı eli boş döner çünkü Karadağ Kâbe’nin inşaatına taş vermemiştir. Hititlerin kutsal saydığı Karadağ Mitoleji’de Fırtına Tanrısı Teişeba-Tesup’un merkezi üssüydü. Tarih boyunca bütün bu özelliklerini koruyan Karadağ Hz. İsa Peygamberin Hristiyanlığın yayılması için havarilerinden Aziz Paulus ve Barnabas’a Karadağı işaret ederek oralarda çalışmalar yapmalarını tavsiye etmiştir. Nitekim Hristiyanlığı ilk benimseyen halk buranın halkıydı. Daha sonrada Hristiyanlığın merkezi üssü olmuştur. Karadağ’da bulunan kiliseler, şapeller, askeri yapılar, sarnıçlar ve 1001 kilise lakabını almasını sağlayan yüzlerce yapı Karadağ’ın her tarafına serpilmiştir.
Karadağ’ın kriptoluğu bitmedi, son peygamberimiz Hz. Muhammet (s.a.v.) efendimiz vasiyetinde ölümü halinde defnedileceği dört yer söylemiştir. Bunların içinde dördüncü olarak seçtiği yer Karadağ’dır. Karadağ’a durduk yerden kripto demiyoruz. Karadağ’daki bütün bu gizemler kriptoluğunu ön plana çıkarıyor. Karadağ’da daha gizemini çözeceğimiz çok iş var. Tabi buda Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitemize ve Müze Müdürlüğümüze aynı zamanda sponsorlarımıza çok iş düşüyor.
Şu saatten sonra durmayalım; Karaman Valiliğimiz, Üniversitemiz, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğümüz, Kamu Kurum ve Kuruluşlarımız, Belediyemiz, Sivil Toplum Kuruluşlarımız, Sanayicilerimiz ve bütün halkımız elimizde bu kadar gizemli bir Karadağ’ımız var. Hepimiz taşın altına elimizi koyalım. Bir araya gelelim, beyin fırtınası yapalım ve daha önemlisi vakit kaybetmeden icraata başlayalım. Önce karaman halkına Karamanı tanıtalım daha sonra ülkemize Karamanı tanıtalım üçüncü aşamada Dünyaya Karamanı tanıtalım. Bir gıda şehri olarak, Master Chef programına sponsor olup Karamana davet edelim. Karadağ’ın 2288 metre yüksekliğinde TRT verici istasyonunun, yılkı atlarının içinde, krater çukurunun yanında bir bölüm program çekilsin. TRT verici istasyon yolunda bir safari turu veya of-road yarışı düzenlensin. Bunun gibi daha bir çok etkinlik düzenlenebilir ve bu etkinlikler Karamanımızı tanıtmaya bir nebzede olsa fayda edecektir.
Karaman İlimizin tanıtımı çerçevesinde bu konunun içinde geçen ve ana başlıklarını verdiğim konuları daha sonra her birini ayrı bir hikaye olarak kalemime almaya çalışacağım.
Bu arada, her birimizde gizli kalmış Karaman hikayeleri varsa bunları da bizlere ulaştırırsanız Karaman kültürümüze katkınız olacaktır. İsmet ÖZTÜRK (pirireis_70@hotmail.com)