Yapılan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

“Biz 800 Toki Karaman İlk evim projesi Müstakil arsa hak sahipleriyiz. Karaman Merkez’de ikamet eden, Karaman Merkez’de işçi olan, Karaman Merkezde esnaf olan, Karaman Merkezde çocuklarının eğitimini sürdüren, yasa ve anayasaya bağlı, aileleriyle birlikte 3.500 Türk vatandaşlarıyız.

2022 Yılında Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN başta olmak üzere, dönemin Çevre Ve Şehircilik Bakanı Sayın Murat KURUM tarafından; "1 milyon konut amaçlı arsanın dağılımını illere ve ilçelere göre yaptıklarını belirterek, “81 ilimizde arsaların yüzde 40’ını şehir merkezlerinde, yüzde 60’ını ilçelerde olacak şekilde belirledik.” Açıklaması üzerine devlet büyüklerimizin sözüne güvenerek başvurularımızı yaptık ve kura sonucunda 800 hak sahibi olarak belirlendik. Aradan geçen 2 yıl boyunca arsalarımızın akıbeti hakkında bir bilgi almak için her gün her saat TOKİ’ nin web sitesinde, E-Devlet’te, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı web sitesinde bir haber bekledik.

Beklediğimiz haber maalesef ki bize devletimizin en üst idarelerince verilen  “arsaların şehir merkezine en yakın mesafeden verileceği” sözlerinin, vaatlerin aksine şehirden uzak olması bir yana, şehre 20-25 km. uzaklıktaki Kasabalıktan düşme bir köyün (Kılbasan Köyü) çöplük olarak kullandığı, çevresinde tavuk çiftliklerinin, beton fabrikalarının faaliyet gösterdiği, biz 800 hak sahibi aileleriyle birlikte minimum 3.500 vatandaşın sağlığını, eğitimini, sosyal hayatını, iş hayatını, ve ulaşım hakkını kökten bitirecek anayasa ve yasaların Türk Vatandaşlarına verdiği haklarının yok sayıldığı şekilde, köy halkının gerek doğalgaz, gerekse yeniden kasaba hayallerine peşkeş çekilmiş bir karar alındığını, rant şebekelerinin iştahını kabartan bir karar alındığını üzüntüyle öğrenmiş bulunmaktayız.

Biz 800 hak sahibi (aileleriyle birlikte 3.500 vatandaş) devletimizden ve devletimizin temsilcilerinden önemle rica ediyoruz “BU YANLIŞTAN DERHAL VAZGEÇİLMELİDİR” aksi taktirde çalışma hayatımız, çocuklarımızın eğitim hayatı, engellilerimizin ve yaşlılarımızın sağlığa erişimi, ulaşıma erişimi bitme noktasına gelecek, aile birliğimiz bozulacaktır.

Yüce devletimizden rica ediyoruz bu yanlıştan derhal geri adım atılıp 3.500 Türk Vatandaşının geleceği karanlığa itilmesin.

Mağduriyetimizi kamuoyuna saygı ile bildirir, devletimizin gereken düzeltmeyi zaman geçirmeden yapacağına olan inancımızın tam olduğunu arz ederiz.