MUTLU OLMAK İSTER MİSİN?

Bu başlığın altında size istediğiniz o mutluluğa kavuşacaksınız, artık hep mutlu olacaksanız ve hüzün nedir unutacaksınız, demek isterdim. Ancak mutluluk öyle zannettiğimiz gibi ona ulaştığımızda ömür boyu süren bir durum değil. Mutluluk bir süreç ve bir yaşam biçimi.

Mutluluğun tanımından daha önce bahsetmiştim. İnsanlara, mutlu olmak ister misin? Diye sorduğumuzda büyük çoğunluktan evet, yanıtını alırız muhtemelen. İnsanlar mutlu olmak isterler ve mutlulukları için çok paraya sahip olmaları gerektiğini düşünürler, bir ev sahibi olmaları gerektiğini düşünürler, evlenmeleri, bir işe girmeleri, tatile gitmeleri… Tüm bunlar mutluluğumuzu etkileyen faktörler arasında ancak bizi zannettiğimiz o mutluluk düzeyine getirecek durumda değiller ki zaten mutluluk bizim zannettiğimiz gibi bir şey değil.

Bir insan ömür boyu mutlu olmaz, mutlu olmak demek de sürekli tebessüm etmek demek değildir. Mutluluk düzeyimizi etkileyen birçok özellik ve durum var.

Kahve içmek de mutlu edebilir sizi, üniversite kazanmak da yahut yağmurda yürümek de. Birbirinden farklı şeyler olsalar da hepsi hazza dayalı mutluluklar. İnsan kendisini neyin mutlu edeceğini bilir. O şeye sahip olur, mutludur ve bir süre sonra mutluluk düzeyi azalır. Yani anlatmak istediğim; mutluluk, bir şeyleri elde ederek ya da bir yere vararak ulaştığımız bir durum değil.

Mutluluğun gerekliliğini pek çok kitap isminde ya da yazı başlıklarında görmüşsünüzdür; Mutlu olmak için spor gerekli, mutluluk için sağlıklı yaşa, seyahat etmek bizi mutlu ediyor, gibi. Tüm bunlar birçok insan için doğru olabilir, mutluluk düzeyimizi arttıran şeyler diyebiliriz. Peki ya insanın yaşadığı ortam spor yapmaya elverişli değilse? O zaman hiç mutlu olamayacak mıyız? Elbette hayır.

Birçok insan mutlu olmak ister ancak mutlu olmanın yolu tek bir şeye bağlı değildir. Birçok yol vardır ve bu yollar herkes için farklıdır. Mutlu olmak için hiç kimsenin elinde sihirli bir formül yoktur. Mutlu bir insanın yaşamı ise kusursuz değildir. Çünkü mutlu yaşam problemsiz, acısız, hüzünsüz yahut öfkesiz bir yaşam değildir. Hayatta olumsuz deneyimler de bizi çok iyi yerlere getirir bazen. Olumsuz diye nitelendirdiğimiz duygular güçlü ve ayakta kalmamıza neden olur çok zaman.

Mutluluğu varılacak bir nokta değil de yolda yaşadıklarımız olarak düşünmeye başlarsak çok daha keyifli ve anlamlı gelmeye başlayabilir her şey. Bu cümleyi en iyi Carl Ichan özetliyor; Zaferden sonraki iyi yaşamdansa avın kendisinden daha çok keyif alıyorum.

İyi haftalar diliyorum.