Herkese merhaba,
Yaz tatilinin sonuna geldiğimiz bu günlerde kreş/anaokuludan liseye hatta üniversiteye kadar okula başlayacak çocuğu olan pek çok aile telaş içinde. Bazılarının okulu geçen hafta açıldı, bazılarının bu hafta açılıyor, bazılarınınsa önümüzdeki hafta okulları açılacak. Aralarında yeni öğrencilerin yanı sıra, uzun süren tatil dönemi sonrasında okula yeniden uyum sağlamaya çalışacak da bir o kadar öğrenci var. Her dönemin ve her öğrencinin kaygısı ve zorlukları birbirinden farklı olmakla birlikte bu yazıda genel olarak ortak nokta olan konulara değinmek istiyorum.
Ortak olan en temel duygu çoğu zaman kaygı olmaktadır. Kaygı (anksiyete), çocuğun/gencin başına gelen durumla baş edip edemeyeceğine dair hissettiği duygudur. Daha önce hiç okula gitmemiş çocuk için kaygı, daha çok bakım veren kişi (ki bu daha çok anne olmaktadır) ya da kişilerden ayrılmaya yöneliktir. Bu tip durumların gelişip gelişmeyeceği ya da okula alışma/uyum süresi üzerinde, okul döneminden önce bireyselleşme ve ayrışma ihtiyacının uygun şekilde desteklenip desteklenmemiş olmasının etkisi bulunmaktadır. Çocuğun ya da gencin kendi yaşına uygun sorumlulukları yerine getirebiliyor olması, kendini ifade etme becerisinin ve duygularını düzenleyebilme becerisinin düzeyi bu sürece katkıda bulunacaktır. Bu alanlardaki her eksiklik okula başlama sürecinde ve devamında çeşitli zorluklar çıkaracaktır.
Peki aileler ve öğretmenler bu konuda neler yapabilir?
- Öncelikle her çocuk/genç kendine özgü özellikleri olan bir bireydir. O nedenle kıyaslamalar yapmak doğru olmayacaktır. Çocuğu gözlemlemek, mevcut ve geliştirilebilecek yeteneklerinin üzerinde durmak sağlıklı olacaktır.
- Her yenilik gibi okula başlama süreci de heves ve heyecanı içinde barındırır. Bu heyecanı özellikle anaokulu ve ilkokul dönemindeki çocuklara eşlik ederek yaşamanın keyifli yollarından birisi, çocuğun okulla ilgili hazırlıklarını birlikte yapmaktır.
- Anaokulu ve ilkokul düzeyinde çocuğu olan anne-babaların, ayrılmayla ilgili zorlanmalarında vedalaşma sürelerini çok uzatmamaları faydalı olacaktır. İlk bir ya da iki gün birkaç saat yanlarında olup okul ortamına ve öğretmenlere güven duygusunu geliştirmesi için yanlarında bulunduktan sonra, kapıda vedalaşmalar uygun şekilde başlatılmalıdır.
- Öğretmenlerin, öğrencilerin bu süreçte olumlu duygular besleyebilmesi için olumsuz/eleştirel tutum yerine motive edici konuşmaları faydalı olacaktır.
Okulla birlikte başlayan sıkıntıların iki haftadan fazla sürmesi ve giderek artması halinde ailelerin üzerine düşen en önemli görev bir uzmandan profesyonel bir destek alarak sorunun duygusal travma boyutuna ulaşmadan çözülmesini sağlamaktır.
Tüm öğrencilere ve ailelere keyifli ve rahat bir dönem geçirmeleri dileğiyle...