Konuşmasına 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü kutlayarak başlayan Ünver, AKP iktidarları boyunca öğretmenlerin sorunlarının sürekli arttığını ve bu sorunlara çözüm üretilemediğini kaydetti. Eğitim-İş tarafından yapılan bir araştırmanın sonuçlarını paylaşan Ünver; “4.516 öğretmenin katılımıyla gerçekleştirilen araştırma sonucuna göre; öğretmenlerin %51’i görevde yükselmenin liyakat esaslı olmadığını, %66'sı borçları nedeniyle mesleki motivasyonunun düştüğünü; %76'sı ek iş yapmak zorunda kaldıklarını, %83'ü maaşının düşük olması nedeniyle toplumdaki saygınlığının azaldığını, %84'ü maaşlarının yetersiz olması sebebiyle çocuklarının ihtiyacını karşılayamadığını, %92'si maaşına en az bir kere icra geldiğini, %94,6'sı aldıkları maaşın yeterli olmadığını, %91'i aldığı maaşla geçinemediğini söylüyor. 21 yıllık AKP iktidarından sonra bu verilere göre, 10 öğretmenden 9'unun geçinemediği bir tabloyla karşı karşıyayız.” dedi.
HAYAL SATMAK İŞİNİZE GELİYOR
Cumhurbaşkanı yardımcısı Cevdet Yılmaz’a atanamayan öğretmenleri de hatırlatan Ünver; “Eğitim fakültesi mezunu yüz binler iktidardan müjde bekliyor, mesela 100 bin öğretmen ataması müjdesi bekliyor.” diye konuştu. Ünver sözlerini şu şekilde şu şekilde sürdürdü: “21 yılın sonunda, çocuklarımızı, dolayısıyla geleceğimizi emanet ettiğimiz en önemli meslek grubu olan öğretmenlerin sorunlarını çözmek bir yana çoğaltan AKP iktidarının topluma hedef diye gösterdiği istikamete ulaşabilmesi boş hayal ticaretinden başka bir şey değildir. Zira 2011'de ilan ettiği 2023 hedeflerinin hiçbirinin tutmadığını hep beraber yaşayarak gördük. Bu anlamda 2053 ve 2071 hedefi diye sunulan şeylerin gerçekleşme ihtimalinin olmadığı aşikâr. Bunu siz de biliyorsunuz ama bugüne dair bir şey söyleyemediğiniz için hayal satmak siyaseten işinize geliyor.”
SEÇİM ÖNCESİ “NAS” VARDI, ŞİMDİ "FAİZ"
AKP’nin uyguladığı ekonomi politikalarının halkın sorunlarını çözmek bir yana, giderek arttırdığını ifade eden Ünver; “Bunu görmek için gözleri bağlı olmak gerekiyor. Seçim öncesi "Nas var, nas. Sana, bana ne oluyor." anlayışından seçim sonrası her Merkez Bankası toplantısında 500 baz puan faiz arttıran bir anlayışa geçildi. Daha önceleri de "Onların doları varsa bizim Allah'ımız var." denilmişti. Şimdi, yalvar yakar getirilen Hazine ve Maliye Bakanı kapı kapı dünyayı dolaşarak dolar arıyor. Hem dinî duyguları istismar eden hem de ekonomi politikaları açısından bariz tutarsızlıklar içeren bu yönetim anlayışından halkın ve ülkenin ekonomik sorunlara çözüm çıkmasını beklemenin de bir karşılığı olmadığını biliyoruz.” diye konuştu.
İKTİDAR SERMAYEDEN TARAF
Bütçenin ana gelir kaleminin dolaylı vergiler olduğunu dile getiren Ünver, KDV ve ÖTV’nin hazinenin ana gelir kaynağı olduğunu söyledi. Bu vergilerin gelir durumuna bakılmaksızın herkesten eşit miktarda alındığını aktaran Ünver; “Ülkemizdeki ekonomik sıkıntıların ana sebeplerinden biri de bu adaletsiz vergilendirme sistemidir. Aslında geliri çok olandan çok, az olandan az vergi alınsa halkın sorunlarının bir kısmının çözüleceğini bilmeyen yok ama bu bilinçli bir tercih. İktidar, geçim zorluğu yaşayan dar gelirli geniş halk kitlelerinden yana değil, paradan para kazanan sermayeden yana taraf olmuş, siyasal tercihini bu yönde yapmıştır.” dedi.
TEMMUZ ZAMMI GELİR VERGİSİNE GİTTİ
Emeklilerin 7.500 lira emekli maaşıyla açlıkla mücadele ettiğini, buna karşın sermaye sahiplerinin Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarıyla parasına para kattığını dile getiren CHP Milletvekili Ünver konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı: “Emekli de KKM'li de yaktığı elektrik, kullandığı su, aldığı akaryakıta aynı oranda KDV ve ÖTV ödüyor. Emekli ile sermaye sahiplerinden, KKM hesabı sahiplerinden aynı vergiyi almak insafsızlık değilse, nedir? Yine, yüksek enflasyondan en çok etkilenen kesimlerin başında gelen çalışanlar adaletsiz vergi düzenlemelerinden de en çok zarar gören kesim. Bir çalışan sene başında ortalama 1.300 lira gelir vergisi öderken, ödediği gelir vergisi 3.500 liraya çıktı. Bu rakamlar çalışanlara temmuzda yapılan zamların aslında gelir vergisine gittiğini gösteriyor. Çalışanların ücretlerinin 3’te 1'i daha bordrodayken vergi ve kesintilere gidiyor, sonrasında da adaletsiz KDV ve ÖTV düzenlemeleriyle kuşa dönüyor. Bizim halkçılığımıza laf ederken adında adalet olsa da başta hukuk ve ekonomi olmak üzere her alanda ülkeye adaletsizlikte çağ atlatan bir iktidarın yaptığı bütçe de ancak bu kadar oluyor. Hayırlı olsun.”