[/gallery] Anayasa'nın 116'ncı maddesinin verdiği yetkiyle 18 Haziran 2023 tarihinde yapılması gereken seçimlerin 14 Mayıs'ta yenilenmesi kararını imzaladığını belirten Erdoğan, Resmi Gazete'de yayınlanacak kararın ardından YSK'nın 2 aylık seçim takvimini başlatacağını bildirdi. 14 Mayıs 2023 tarihinde vatandaşların cumhurbaşkanı ve milletvekillerini seçmek üzere sandık başına gideceğini ifade eden Erdoğan, kararın hayırlı olması dileğinde bulundu. Seçim tarihinin 14 Mayıs olarak güncellenmesi kararını yılbaşından hemen sonra paylaştığını hatırlatan Erdoğan, seçim tarihini yaklaşık 1 ay öne çekme kararını almaya yönelten sebeplere ilişkin şunları söyledi: “Her şeyden evvel 18 Haziran milyonlarca gencimizin geleceğini ilgilendiren üniversite sınav takvimi ile çakışan bir tarihti. Yine bu tarih yurt içinde ve yurt dışından yüzbinlerce vatandaşımızın hac farizasını ifa etmek üzere mübarek topraklara gittiği bir döneme denk geliyordu. İlk ve orta dereceli okulların seçim tarihinden hemen önce tatile girmesi sebebiyle her yıl olduğu gibi bu sene de milyonlarca vatandaşımız memleketine veya tatil beldelerine gitmek üzere yola çıkacaktı. Bunların başını çektiği sebeplerle 18 Haziran'ın milletimizin iradesini sandığa yansıtmasını teminde sağlıklı bir tarih olmadığını değerlendirdik.” Cumhurbaşkanı Erdoğan, alternatif olarak sunulan 14 Mayıs tarihinin ülkenin demokrasi geçmişi bakımından anlamlı bir yıl dönümüne tekabül ettiğini ve bu tarihin kabul gören bir tarih olduğunu söyledi. Asrın felaketi olarak nitelenen depremlerin 11 ilde yürekleri yakan can ve mal kayıplarına yol açtığını belirten Erdoğan, depremin ilk günlerindeki ağır kış şartları ve 500 kilometre alanı kapsayan yıkım alanı büyüklüğünün işleri güçleştirmiş olsa da insanların yardımına koşulduğunu ifade etti. 11 ilde yaşayan 14 milyon vatandaşı doğrudan etkileyen depremde 47 binin üzerinde vatandaş vefat ederken, 115 binin üzerinde vatandaşın yaralı olarak kurtarıldığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaşanan afetle milyonlarca vatandaşın evini kaybederken, milyonlarca vatandaşın da ardı arkası kesilmeyen sarsıntılar sebebiyle evine giremez olduğunu ifade etti. Erdoğan, devlet ve millet olarak ilk andan itibaren depremzede vatandaşların yanında olduklarını bildirerek, "Cumhurbaşkanı ile Bakanları, belediyeleri, sivil toplum kuruluşları, gönüllüleri, dost ülkelerden gelen kardeşleri ile felaket gününden beri sadece depremle uğraştık. Arama kurtarma faaliyetlerinin tamamlandığı yerlerde hemen enkaz kaldırma ve yeni konutların inşası çalışmalarına başladık. Aynı şekilde yiyecek içecekten barınmaya kadar bölgede yaşayan insanlarımızın temel ihtiyaçlarını karşılayacak mekanizmaları kurduk, geliştirdik" dedi. Sayıları hızla artan konteyner kentlerle zor şartlarda hayata tutunma çabası veren depremzedelere nispeten daha iyi barınma imkanı sağlandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1 yıl içinde 244 bin konut, 75 bin köy evinden oluşan 319 bin haneyi tamamlayarak hak sahiplerine teslim etmeyi amaçladıklarını bildirdi. Erdoğan, "Esas hedefimiz ise toplamda 800 binden fazla konutu barındıran yıkık, yıkılacak, ağır hasarlı, orta hasarlı 270 bin binayı ortadan kaldırarak depremde hasar gören şehirlerimizi adeta sıfırdan kurmaktır. İnşa ve ihya faaliyetlerimizi kadim şehircilik geleneklerimizi yaşatan, tarihi ve kültürel değerlerimizi koruyan bir anlayışla yürütüyoruz" diye konuştu. Tüm bu konutları etap etap tamamlayarak 3,5 milyon insana yeni, güvenli, huzurlu hayat alanları oluşturana kadar durup dinlenmeden çalışmakta kararlı olduklarını dile getiren Erdoğan, aynı şekilde ülke genelinde uygulanan kentsel dönüşüm projeleri ile afete dirençli şehirlerin inşasını hızlandırdıklarına vurgu yaptı. Erdoğan, "Biz tüm dikkatimizi depremin yaralarını sarmaya ve şehirlerimizi yeniden inşa ve ihya ederek insanlarımızı bir an önce yuvalarını kavuşturmaya vermişken seçim takvimi de işlemeyi sürdürüyor. Deprem etkilerinin üstesinden gelerek, bölgeyi, ülkemizi normalleştirmenin yolu, güçlü siyasi iradece alınacak kararların dirayetle uygulanmasından geçiyor. Ülkenin bir bölümü can kayıplarıyla feryat ederken bir kesimin siyasi hesapları uğruna sergilediği aymazlığın faturasını milletin sırtına yükleyemeyiz. Türkiye'nin ne vakit kaybına ne dikkat dağınıklığına ne de enerjisini gereksiz yere harcamaya tahammülü vardır" açıklamasını yaptı. Seçim sürecinde gündemlerinin yine depremzedelerin yaralarının sarılması ile bu felaketin ekonomik ve sosyal zararlarının telafisi çalışmalarından oluşacağını açıklayan Erdoğan, "Depremzedelerin yaralarını sarmak, felaketin tüm izlerini silmek, üretimi ve istihdamı yükseltmek için ülkemizin seçim gündemini geride bırakması şarttır" dedi. Partiye adaylık başvurusu yapacak herkesin önce, belirlenecek asgari tutarı AFAD'ın deprem yardım hesaplarına bağış olarak yatıracağını da duyuran Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin, 6 Şubat depremlerinin yol açtığı yıkıntıları kaldırmadan, ekonomik, sosyal ve psikolojik kayıplarını telafi etmeden geleceğine güvenle bakamayacağını ifade etti. Siyasilere çağrıda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “14 Mayıs süreci, kısır siyasi çekişmelerin, yalan, iftira kampanyalarının mecrası haline dönüştürülürse, 85 milyon insanımız önünde vebale gireriz. Türkiye için hemen şimdi diyerek 14 Mayıs'ı, 6 Şubat yıkımının izlerini silecek hayırlı bir yarışa dönüştürmek istiyoruz. Cumhur İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı olarak bizimle yarışacak ve TBMM'de temsil için mücadele edecek herkesten bu samimi çağrımıza destek bekliyoruz” dedi. Erdoğan ayrıca, seçim süreci için hazırlanan bütün müzikleri yasakladıklarını bildirdi. Seçim sürecinde müziksiz bir kampanya olacağını açıklayan Erdoğan, ikili görüşmeler suretiyle bu kampanyayı sürdüreceklerini kaydetti.