Demirci yayınladığı mesajında şu ifadelere yer verdi:

 “O” Müminler İçin Mükemmel Örnektir! Alemlerin sultanı Resulü Ekrem (sav)’in dünyaya teşriflerinin yıl dönümü olan Mevlid Kandilini 14 Eylül 2024 Cumartesi’ni Pazar’a bağlayan gece idrak edeceğiz. Kur’an- Kerim’de “Deki: Eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah’ta sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Çünkü Allah çok bağışlayandır. Çok merhamet edendir.” (Ali imran 31) buyrulmuştur. Onu sevmek hepimize bir borçtur. O güzel ahlakı tamamlamak için gönderilmiştir. O asla yalan söylememiştir. Emanete hiyanetlik etmemiştir. Kendisine iman etmeyen hatta düşmanlık besleyenler dahi güvenirliği hakkında asla bir şey söyleyemediler ve o hep “Muhammed-ül Emin” oldu. O şefkat ve merhamet timsaliydi. Kendisinden asla kötü söz çıkmamıştır. Mütevazi sade bir yaşayışı vardı, vefakar bir eş, cefakar bir aile reisi idi. İnsan haklarına riayeti emrederdi. Adaleti, ilmi, eğitimi ve öğretimi tavsiye etti. Komşuluk ilişkilerine,yakın ve uzak akrabaya bakmayı ilişki kurmayı, büyüğe saygı küçüğe sevgi ile yaklaşmayı emrederdi Kur’an-ı Kerim’de denildiği gibi “Andolsun ki Rasûlullah’da sizin için, Allah’a ve ahiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah’ı çokça zikredenler için mükemmel bir örnek vardır.” (Ahzâb, 33/21) buyrularak Sevgili Peygamberimizin hayatı bizlere yaşanabilir ‘en güzel örnek’ olarak takdim edilmiştir. Hz. Peygamberi örnek almak, ancak O’nun insanlığın huzur ve mutluluğu için yaptığı daveti hayatımıza yansıtmakla ve güzel ahlakını bir bilinç ve hayat tarzı olarak davranışlarımızın mihveri yapmakla mümkündür. “Nitekim kendi aranızdan, size ayetlerimizi okuyan, sizi her türlü kötülükten arındıran, size Kitabı ve hikmeti öğreten, ayrıca bilmediklerinizi de öğreten bir peygamber gönderdik.” (Bakara, 2/151) ayet-i kerimesinin açıkça dile getirdiği gibi, ilahi hitabı bizlerle buluşturan Rahmet Elçisi (sav), aynı zamanda o kelamı bize açıklamış ve onun hayat veren mesajını bizzat yaşayarak bizlere aktarmıştır. Kur’an ve bütün ahlaki erdemleri şahsında toplayan Hz. Peygamber, tüm insanlığa bir kurtuluş ve diriliş çağrısı yapmıştır. İşte Mevlid Kandili ve diğer mübarek gün ve geceler, bu çağrıyı gönlümüzde, zihnimizde ve hayatımızda diri ve canlı tutmak adına fırsat günleridir. Yüce dinimiz İslam’ın öncelikli hedeflerinden biri, yeryüzünü adalet, merhamet, güven, sorumluluk ve güzel ahlak gibi değerler ekseninde herkes için yaşanabilir bir yer haline getirmektir. Yaratılış gayesine uygun bir hayatla Allah’ın rızasını kazanmak, yeryüzünü ifsattan korumak ve orada iyiliği egemen kılmak için Kur’an ve sünnette çerçevesi çizilen ilkelerin hayata geçirilmesi, Müslümanların uhdesinde bir kulluk vazifesi olarak görülmüştür. Cenab-ı Hakk’ın, Âl-i İmran suresi 110. ayetteki “Siz insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz. İyiliği emreder, kötülükten men eder ve Allah’a iman edersiniz.” fermanıyla vurgu yaptığı söz konusu vazifenin hakkıyla ifa edilebilmesi için her Müslümanın aktif rol alması önem arz etmektedir. Bu durum aynı zamanda İslam’ın ilke ve hakikatlerinin, ölçü ve değerlerinin farkındalığını sağlayacak bir kulluk bilincinin yanı sıra Müslümanı çağın sorunlarının idrakine ulaştıracak bir sosyal duyarlılığın da her daim diri tutulmasını gerektirmektedir. Bu konuda müminlerin ayeti kerimede de belirtildiği gibi en mükemmel örneği sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (SAV)’dir. “Müslüman, diğer Müslümanların, dilinden ve elinden salim olduğu (zarar görmediği) kimsedir. Mümin de insanların, canları ve malları hususunda (kendilerine zarar vermeyeceğinden) emin oldukları kimsedir.” (Buhari, İman, 4.) hadisiyle tarif ettiği şahsiyetli bir nesil yetiştirmekle mümkündür. Allah Resulü’nün son derece yalın fakat kapsamlı bir şekilde ifade buyurduğu bu vasıfları haiz bir nesil inşası, sadece Müslümanların değil tüm insanlığın huzur ve selameti için ötelenemez bir sorumluluktur. Zira bugün yeryüzü, iyilik ve merhamete, barış ve huzura, güzel ahlak ve hukuka susamıştır. Bu bağlamda öncelikle Hz. Peygamberin mücadelesini, eğitim metodunu ve üslubunu kendimize örnek almak, onu çağımızın insanıyla buluşturmak mecburiyetindeyiz. Kur’an ve sünnetin rehberliğinde bilgi ile hikmeti bütünleştiren, hayatı anlamlı kılan değerlerle bilimsel gelişmeleri birlikte öğrenen, bütün söz ve davranışlarında sadece âlemlerin Rabbinin hoşnutluğunu arayan ve erdemli, vicdanlı, ahlaklı, dürüst, doğrudan ve haktan yana tavır alan şahsiyetli bir nesil yetiştirmek durumundayız. - Helâle Koşalım O’nun gibi… - İyiliği Yayalım Kötülüğe Engel Olalım O’nun gibi… - Merhameti Kuşanalım Öfkemizi Kontrol Edelim O’nun gibi… - Şahsiyetimizi İmanla İnşa Edelim O’nun gibi… - Zalimin Karşısında Mazlumun Yanında Olalım O’nun gibi… Bu duygu ve temennilerle, Sevgili Peygamberimizin dünyayı şereflendirmesinin yıldönümü olan Mevlid kandilinin bütün insanlığa rahmet ve huzur getirmesini, O’nu ve insanlığa getirdiği en büyük hediye olan Kur’an’ı yakından tanımamıza ve çağrısı etrafında birleşmemize vesile olmasını Yüce Mevlâ’dan niyaz eder, milletimizin, camiamızın ve bütün İslam âleminin Mevlid Kandilini tebrik ederiz.”