Son günlerde görsel yayın ve yazılı basında ülkemizde her yıl yüz binlerce insanımızın kansere yakalandığını büyük bir üzüntüyle takip ediyorum. Başta akciğer olmak üzere birçok hastalığın temelinde ölüm makinası sigara gelmektedir. Öyle bir düşman ki kullanıcısına suni bir haz vermekle birlikte önce yaşamsal olarak sağlığını, maddi olarak parasını, sosyal olarak zamansal kopuşunu en nihayetinde derisine işleyen o tiksindirici kokusunu bırakıp gitmektedir.
Bahara sayılı günler kaldı... Bahar ile birlikte uyuyan tabiat tekrar canlandırılacak, tohumlar çiceğe, ağaçlar tomurcuğa oturacak; nebatat ve hayvanatlar doğada yeşillikler içinde varlığını bizlere hissettirecek ve huzurla dolan kalplerimizle doğaya başka bir mana ile bakmaya başlayacağız.
Zemherinin ardından bir fidan dikmenin tam sırası . Sigarayı bırakıp bir fidan dikmenin tam zamanı.Yok ! Yok! Çok pahalı değil bir fidan inanın. Bir paket sigaradan daha ucuz.
Bu bahar bir milat olsun öncelikle sağlığımız ardından yeşilin bin bir tonuyla kaplı doğadan yana.Verilmesi gerekiyorsa her pakete verdiğimiz paraları gelin bir fidana verelim.Dikelim onları evimizin bahçesine, apartmanlarımızın önüne, sokağımızın başına,dağlara,taşlara…
Benim atalarım kanserden ölmüş denmeye inat nesillerimizce bize ecdadımızdan bırakılmış bu yeşil doğa şükran kelimelerini dualarda yer alma ile…
Sigaranın yıllarca çaldığı zamanlarımıza inat diktiğimiz bir fidanın altında günün birinde henüz yürümeye başlayan bir çocuğu seyretmenin en derin hazzı ile…
Sigaranın derimize işleyen o ağır ve kahredici kokusuna inat bir ıhlamur ağacının kokusu duyalım ferah bir nefeste…
Sigaranın ölüm olan soyadına inat toprakla buluşturduğumuz bir fidanda dirilişin zevkine varalım her dal süygün verişte…
Doğa yeni bir bahara uyanırken iradesi olan biz insanlar niçin sigaranın narkozunda ,gözlerimizi kaplayan sisli dumanında hala uyuyoruz?
Evet…Sigarayı bırakmanın ve bir fidanı toprakla buluşturmanın tam zamanı…
Mehmet BAŞTUĞ
Eğitimci-Yazar