Değerli okuyucularım bu hafta sizlere "Toplumsal alanda başarılı olan birey mi yoksa sınav başarısı yüksek ama toplumsal alanda başarısız olan birey mi?" konusuna değineceğim. Bildiğiniz gibi toplumsal alanda başarının içerisine birçok konu girer: Sosyalleşme, takdir edilme, insanlar tarafından sevilme vb. Sınav başarısı ise girdiğimiz sınavlardan iyi not almaktır. Ama tabii ki neler pahasına! Şimdi bu iki faktörün olumlu ve olumsuz taraflarına bakalım.
Toplumsal Başarı:
Bildiğimiz gibi toplumsal başarı toplumda bizlere bir yer edinme ve edindiğimiz yeri muhafaza etmemizi sağlar. Toplum tarafından sevilen ve değer gösterilen birey de gruptan aldığı güzel dönütler sayesinde kendini yeterli ve mutlu hisseder. Toplumla uyum sağlamış birey ise sosyalleşmekten zevk duyar. Peki toplumsal başarının bizlere sadece kazancı mı vardır? Tabi ki hayır. Toplumsal başarının bizlere kaybettirdikleri de mevcuttur. Örnek vermek gerekirse toplumsal anlamda başarı elde etmiş birey toplumun sevgi ve saygısını kazanmak için kendinden tavizler de verir. Yani toplumdan ayrı bir düşüncesi olsa ve bunu kişilerle paylaşsa dışlanacak ve şu an elde ettiği o zirveden bir nevi indirilecek korkusu yaşar. Bu sebeple de toplumdan farklı olan düşüncelerine ket vurur.
Bir başka problem herkesçe bilinen statü dediğimiz aslında çok keskin olmamakla birlikte toplum tarafından hissettirilen bir nevi görünmez bir kalkan diyebiliriz. Statü bildiğimiz gibi bizlerin ait olduğu konumdur. Bu konum ise bizim ait olduğumuz grup hangisi ise o gruba yönelik hareket etmemizi sağlar. Tabii ki bunun da olumlu tarafları mevcuttur. Örneğin "A grubuna ait olan bireylerin genel düşüncesi şu şekildedir..." diyerek bizlere düşüncelerimizi değerlendirme açısından zaman tasarrufu sağlar. Kötü tarafı ise biz A grubunun hareketlerinin dışına çıkarsak insanların tepkisine maruz kalabiliriz.
Sınav Başarısı:
Sınav başarısı herkesçe bilindiği gibi öğrenciler olan bizlerin en çok eleştirildiği hatta ve hatta "Ayşe şu okulu kazandı, sen kazanamadın!" gibi birçok karşılaştırmaya maruz kaldığımız bir durumdur. Günümüzde maalesef ki bir öğrencinin değerini sınavlardan aldığı puanlar veya sayısal anlamdaki ( matematik, fizik vb.) Dersler oluşturuyor. Sanki diğer dersler veya sanatsal aktiviteler hiç önemli değilmişçesine! Öğrencilerin zekâ düzeyleri bu derslerden alınan puanlara göre yaftalanıp "Sen zekisin! Sen değilsin!" gibi bir ayrıma maruz kalınıyoruz. Peki başlıktaki sorumuza gelecek olursak.
Sınav başarısının bizi toplumsal başarı elde etme açısından bir kazancı mevcut. Çünkü bizler maalesef ki toplumsal anlamda statümüzü, mesleğimizi veya toplumsal değerimizi sınav başarısıyla elde ediyoruz. Bu açıdan toplumsal başarıya olumlu bir katkısı mevcut. Ancak pek çok kaybı da beraberinde getiriyor. Birkaç gün içinde YKS sınavı tercihleri yapıldı, öğrenciler heyecanla hangi üniversiteye veya hayallerindeki bölüme yerleşip yerleşemeyeceğinin stresini yaşıyor. Peki bu öğrencileri bu kadar strese sokan sebep ne? Tabii ki bir yıl boyunca kendine hiç vakit ayırmamış, sınav sürecine kadar sadece ders çalışıp soru çözmüş okul ve gidiyorlarsa yardım alınan bir kurum arasında mekik dokuyan hiçbir arkadaşıyla ve akrabasıyla bu yıl sınava çalışıyor diye görüştürülmemiş hayatlarının baharında milyonlarca genç! Peki sonuç? Stres sebebi neydi? Bu yıl olmazsa seneye tekrar bir yıl daha hiçbir aktivite olmadan kitaplara ve sorulara gömülmüş kocaman bir yıl... Tabii ki es geçmemek gerekiyor daha önceki 3 yılın emeği de var. Peki bunun sorumlusu kim? Tabii ki bizler değerli okuyucularım! Maalesef ki bizler hayatlarımızı sınavlardan alınan tek o üç rakamlı sayıların değeri varmış başka hiçbir özelliğimizin değeri yok gibi yaşıyoruz. Toplumsal başarıyı hep geri plana atıyoruz. Aslında önemli olan ilk başta bir bireyde olması gerekenin toplumsal başarı olduğunu hep göz ardı ediyoruz. Bir birey saygılı olduğu, çevreye duyarlı olduğu veya hayvanları sevip saydığı için değerli olmalı . Ama tabii ki üzerinde sınav başarısı da eklendiğinde işte o zaman yetkin birey ortaya çıkar . Ancak sadece sınav başarısı olup toplumsal başarıyı göz ardı eden birey sadece kendi hazzına hitap eder.
Sonuç olarak birey olan bizler iki başarıyı da elde etmek için çabalamalıyız. Bir pasta düşünelim keki olmadan sadece kreması olan bir pasta sizce olur mu? Tabi ki hayır buradaki kek toplumsal başarıyı krema ise sınav başarısını temsil ediyor. Kek (toplumsal başarı ) bizdeki alt yapıyken krema (sınav başarısı ) toplumsal başarının üzerine eklenip kuru keki daha güzel ve lezzetli hale getirir. Bu sebeple alt yapımız olan toplumsal başarımızı doğru ve dengeli şekilde ele alıp elimizden gelen toplumdan bizleri uzaklaştırmadan, sosyalleşmemizi engellemeden ve insanlığımızı elden bırakmayarak bir sınav başarısı elde edersek işte o zaman bu yaşamın en başarılısı şüphesiz kendinizsiniz.